Düzce’de emekli olduktan sonra geleneksel halı ve kilim dokuma sanatını öğrenen 58 yaşındaki Cavidan Topuz, ilmek ilmek işlediği tabloları ve hediyelik eşyaları Akçakoca ilçesinde kadın girişimciler için kurulan çarşıda satıyor.
Yaklaşık 10 yıl önce özel sektörden emekli olduktan sonra hobi arayışına giren Topuz, Akçakoca Halk Eğitimi Merkezinde halı dokuma eğitimi aldı. Bir süre sonra halı-kilim dokumanın dışına çıkmak isteyen girişimci, doğa ve insan figürleri ile çeşitli motifleri tablolara işlemeye başladı.
Selçuklu ve Osmanlı mimarilerinin bulunduğu Tarihi Yukarı Mahalle’de kadın girişimciler için kurulan çarşıda 5 yıl önce stant açarak hobisini mesleğe dönüştüren Topuz, dokuma tezgahında 3-4 ay süren zorlu mesaiyle ürettiği tabloları, ilçe halkı ile yerli ve yabancı turistlere satıyor.
Dokuma çanta, seccade, kolye, bileklik ve anahtarlık gibi çeşitli hediyelik eşyalar da üreten 58 yaşındaki Topuz, AA muhabirine, eski halı ve kilimlerdeki desenleri araştırmaya başladıktan sonra geleneksel halı dokuma tekniğini öğrenmeye karar verdiğini anlattı.
Eski kilimler ve diğer el sanatlarında, insanların duygularını işlerine yansıttığını gördüğünü dile getiren Topuz, “Benim merakımı en çok bunlar çekti. ‘Onlar duygularını halı ve kilime dökmüşse biz de aynı şekilde yansıtıp üretebiliriz’ diye düşündüm. Halı dokuma unutulmaya yüz tutmuş el sanatıdır. Bunların yaşatılması adına devamının olması gerektiğine inanıyordum ve böylece başladım.” diye konuştu.
Cavidan Topuz, yaklaşık 10 yıldır işini severek yaptığını, Tarihi Yukarı Mahalle Çarşısı’ndaki standında aile ekonomisine katkı sağladığını belirtti.
“Halıyı yerden kaldırdık başımızın üstüne taç yaptık”
Özellikle yaz aylarında çevre illerden, Ankara, İstanbul gibi büyük şehirlerden çok sayıda misafir geldiğine değinen Topuz, “Halı dokuma herkesin ilgisini çekiyor. Tablolarımı genellikle doğa manzaralarından esinlenerek yapıyorum. Yapımı 3-4 ay kadar sürüyor.” dedi.
Topuz, sosyal medyadan da yoğun sipariş aldığını, yurt dışında Amerika, Almanya gibi ülkelere ürün gönderdiğini ve şehir dışından gelen misafirlerden yoğun talep gördüğünü aktardı.
Büyükşehirlerdeki meraklı alıcıların ürünlerine internet üzerinden ulaştığını belirten Topuz, “Yaptığım ürünlerin beğenildiğini görmek beni daha çok teşvik ediyor. Bu şekilde unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının da devamlılığını sağlamış oluyorum. Minyatür halı dokumada yeni konsept geliştirdik. Farklı şeyler yaparak halıyı yerden kaldırdık başımızın üstüne taç yaptık.” diye konuştu.
Çarşının bulunduğu bölgede özellikle 1960’lı ve 70’li yıllarda kadınların el emeği göz nuru ürünlerini sergilediklerini anlatan Topuz, turizme katkısından dolayı çarşının belediye, kaymakamlık ve dernekler tarafından desteklendiğini kaydetti.
Topuz, çarşının büyük çoğunluğunda kadın üreticilerin esnaflık yaptığını, herkesin elinin emeğini burada değerlendirip aile ekonomisine katkıda bulunduğunu da sözlerine ekledi.