Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çılgın projesi Kanal İstanbul’un etrafında kurulması planlanan Yenişehir için verimli tarım ve orman arazilerini imara açan planlar; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 25 Mart 2021 tarihinde onaylanarak 3 etap halinde itirazlar için askıya çıkarılmıştı.
Askı sürecinde yapılan itirazlar doğrultusunda planlarda bazı değişiklikler yapılarak 2021 yılının temmuz ayıda tekrar 3 etap halinde askıya çıkarılmıştı. İBB, mart ayında askıya çıkan ana planlara da itirazlar sonucu temmuz ayında değiştirilen son planlara da dava açmıştı.
Mahkemeden önce itirazlar sonucu oluşan son planların iptal kararı geldi. İstanbul 11. İdare Mahkemesi, 3 etabın imar değişikliği planlarını şehircilik ilkelerine ve hukuka uygun olmadığı için 3 ayrı karar ile iptal etmişti.
“ÖZEL PROJE ALANINA YÜKSEK YAPILAŞMA EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI”
Aynı mahkeme, İBB’nin açtığı davalar sonucu ana planları da oybirliği ile iptal etti. İstanbul 11. İdare Mahkemesi, 29 Aralık 2023 tarihinde aldığı 3 ayrı iptal kararında benzer tespitler yaptı.
Kararlarda 500 bin kişilik ek nüfusun etaplara göre dağılımına dair herhangi bir değerlendirme bulunmadığı, etapların payına düşen nüfus büyüklüğünün bilinemediği kaydedildi.
Kentsel alan kullanımları olan “Gelişme Konut Alanları, Konut-Ticaret Alanları ve Ticaret Alanları”nın yapılaşma koşullarının özel proje alanlarında farklılaştığına dikkat çekilerek, su yolu ile ilişkilendirilmesi gereken özel proje alanlarının hangi kriterlere göre belirlendiğinin imar planları raporunda yer almadığı belirtildi.
Kararda “Bu alanlarda diğer kentsel kullanım alanları ile karşılaştırıldığında daha yüksek yapılaşma koşullarının belirlenmesinin planlamanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu” tespiti yapıldı.
Özel proje alanında bakanlığın imar hakkı transferi yapmaya yetkili olduğu, ancak imar hakkı transferinin nasıl yapılacağının belirsiz olmasının planlama esaslarına aykırı olduğu vurgulandı.
“KIRSAL ALANLAR İÇİN PLAN YETERSİZ”
Kırsal alanlarda kültürel değerlerin korunmasına yönelik ekolojik değerlerin ve flora ile faunanın değerlendirilmesinde ve nüfus projeksiyonlarının etaplara göre ele alınmasında plan analitik raporunun ve plan kararlarının yetersiz kaldığının altı çizildi. Planlara askı sürecinde İBB’nin yaptığı itirazın reddine ilişkin işlemde şehircilik ilke ve esaslarına, planlama tekniklerine ve hukuka uyarlık bulunmadığı kanaatine varıldı.